''Girişimcilik Ekosisteminin Ekranı''

Ömer Satı “Gençler Hayatın Her Alanında Olmalı”

Beylikdüzü’nde hizmet veren Yeşil Park AVM’nin sahibi Ömer Satı ile hem iş hayatına hem ülke siyasetine hem de hedeflerine ilişkin konuştuk. Genç kimliğiyle öne çıkan Satı, “Gençler hayatın her alanında olmalı. Ben be bu doğrultuda çalışıyorum” dedi. Yeşil Park AVM içinde konuşan Satı, “Bir aile buraya geldiğinde evinde ihtiyaç duyduğu her ürünü bulabilir, alabilir” ifadesini kullandı.

Beylikdüzü’nde 3 yıldır hizmet veren Yeşil Park AVM’nin sahibi Ömer Satı ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. 30 yaşında olan ve genç kimliğiyle öne çıkan başarılı iş insanı Ömer Satı’yla hem Yeşilpark AVM’yi hem gelecek hedeflerini hem de ülke siyasetini konuştuk. Yalova Üniversitesi Enerji Sistemleri Mühendisliği’nden mezun olan Ömer Satı, 3 yıldır ticaretin içinde ve başarılı hamleleriyle dikkat çeken bir isim. Kendisini tanıtan ve Yeşil Park AVM’ye dair konuşan Satı, “Malatya doğumluyum, 30 yaşındayım. 2018 yılında Yalova Üniversitesi Enerji Sistemleri Mühendisliği’nden mezun oldum. 2 yıllık bir beyaz yakalı olarak bir iş hayatım oldu. Daha sonra bir iş yeri kurdum, 3 yıldır işletmekteyim. Şimdi Beylikdüzü’nde bir evin tüm ihtiyaçlarının giderildiği bir mağaza işletiyorum. Bir kişi gelip burada evinin tüm ihtiyaçlarını karşılayabilir. Bin beş yüz metrekare genişliğe sahip bir mağazamız var. Yeri de oldukça kolay. Beylikdüzü’nün en işlek yeri olan Beykent’te çarşamba ve pazar pazarının altında. Nüfus yoğunluğu olarak en yoğun yerdeyiz”  dedi.

İşletme üzerine eğitim alıyor

Niçin çalışma hayatını bırakıp ticarete atıldığını da anlatan Ömer Satı, “Çalışma hayatı benim çok yönlü olmamı kısıtlıyordu. Bu yüzden ben her zaman ticaret yapmak istiyordum. Kendi çevremin de bu noktada ileri olmasından dolayı ben de ticaret yapmak istedim. Başladığım noktada şu an züccaciye olarak bir evin ihtiyaçlarını karşılayacak bir mağaza. Eğitim hayatıma devam ediyorum İstanbul Üniversitesi’nde İşletme Yönetimi üzerine yüksek lisans yapıyorum. Şu an ikinci yılımdayım. Donanım olarak mühendisim. Şu an bir işletme idare ediyorum, bunu mühendis kafasıyla yapıyorum. Ama bir işletme altyapım olması gerekiyordu. Şimdi bunun için eğitim alıyor ve bu konuda mesai harcamaya gayret ediyorum” ifadelerini kullandı.

Yeşilpark AVM’de yok yok

Yeşil Park AVM’nin vatandaşlara kolaylık sağlayan bir yer olduğundan söz eden Satı, “İnsanlar tek tek mağaza dolaşmak yerine bir mağazaya girip evinin tüm ihtiyaçlarını gidermek istiyor. Biz de bu anlamda iyi bir mağazayız. Züccaciyeden, kırtasiyeye, oyuncağa, iç çamaşırına kadar istediği ihtiyaçlarını alıp ister nakit ister kartla ödeyip buradan mutlu şekilde ayrılıyorlar” dedi. Ürün yelpazesinden de bahseden Satı, “En son 80 bin kalem ürüne kadar çıktık. Başladığımızda 40 bin civarındaydı. Bu ürünlerin başında züccaciye geliyor. Cam, porselen, seramik, hırdavat, oyuncak, plastik, hediyelik eşya, iç çamaşırı gibi aklınıza gelebilecek gıda hariç tüm ihtiyaçlar mağazamızda mevcut bulunuyor” şeklinde konuştu.

Ürünlerimizin hepsi birinci sınıf

Yeşil Park AVM’de satılan her ürünün birinci sınıf kaliteye sahip olduğunun altını çizen genç iş insanı, “Ürünlerimiz birinci sınıf. Aldıkları ürünleri çok rahat değiştirip, iade edebilirler. Girdikleri zaman çok ferah bir mağaza olduğunu görebilirler. Beylikdüzü ve çevresine de müşterimiz isterse evine kadar götürüyoruz. Fiyat olarak da pahalı bir mağaza değiliz. Sattığımız tüm ürünlerin arkasındayız. Hiçbir müşterimiz ürünlerimiz hakkında sıkıntı yaşamamıştır. Güleryüzlü çalışanlarımız var. Şu an 20 personelimiz bulunuyor. Bu sayı zaman içinde artabilir” diye konuştu.

Müşterilerimizi düşünüyoruz

Türkiye’de ekonomideki dalgalanmanın fiyatlara yansıması konusunda da açıklamalar yapan Ömer Satı, “Dövizin artması ürün fiyatlarını etkiliyor. Bir ürünü aldığımızda satıp tekrar yerine koymakta zorlanıyoruz. Ama müşterilerimize bunu çok yansıtmamak adına genellikle fazla bir fiyat geçişi yapmamaya çalışıyoruz. Tabii ki zorlandığımız dönemler oluyor ama süreci atlatmaya çalışıyoruz. Eskisi gibi ürünleri kendimiz toplamıyoruz, sipariş veriyoruz ve istediğimiz ürünleri getiriyorlar, bu anlamda kolaylık yaşıyoruz” dedi.

Umarım aynı acıları yaşamayız

Malatyalı kimliğiyle öne çıkan Ömer Satı, geçtiğimiz ay yaşanan büyük depremlere ilişkin de acının hale taze olduğunu anımsattı. Satı, “Öncelikle deprem hepimizi derinden yaraladı. Ben 30 yaşındayım ve bugüne kadar aldığım en kötü haber buydu. Bir Malatyalı olarak çok üzüldüm, Malatya’da depremden çok etkilendi. Depremin acısı hala yüreğimizde taze. Bunları unutmuş değiliz. Elimizden gelen tüm yardımları yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Beylikdüzü Belediyesi de bir hafta boyunca özellikle de gençlerin oluşturduğu bir kadroyla deprem bölgesine yardım gönderdi. Onları gördüğümde duygulanmamak elde değildi. Umarım yıkılan binaların yerine daha güvenli ve sağlam yapılar yapılır ve tekrardan aynı acıyı yaşamayız diye umut ediyorum” diye konuştu.

Ülke ekonomisi iyi değil

Genç bir iş insanı olarak ekonomiye dair değerlendirmelerde de bulunan Satı, “Ülkemizin ekonomisi şu an iyi değil. Bunu zaten hükümet yetkilileri de söylüyor. Ekonominin sokaktaki yansımasını görebiliyoruz. Tabii ki dünya genelinde bir sıkıntı var. Ama ülke olarak bizim ekonomimiz de iyi değil. Bunu düzeltmek adına elimizden geleni yapmalı, gerekli sorumlulukları almalıyız” dedi.

Yenilenebilir enerjiye ağırlık verilmeli

Enerji alanında eğitim alan birisi olarak Türkiye’nin bu konuda izlemesi gerektiği yol haritasına dair de kouşan Ömer Satı şöyle dedi; “Enerji olarak dışa bağımlıyız. Almanya’ya güneş görmeyen ülke diyorlar ama güneş enerjisinde bizden çok çok öndeler. Biz de birçok bölgemiz güneş alıyor ama buna rağmen bu konuda çok gerideyiz. Güneş enerjisinden faydalanabilecekken hala termik santrallere eğilim gösteriliyor. Bunlar günü kurtarabilir. Yenilenebilir enerjiye yatırım yaparsak uzun vadede bir sıkıntı yaşamayız. Rüzgar, güneş ve jeotermal enerjiden beslenebilmemiz lazım. Böylece dışa bağımlılığı minimal bir noktaya indirebiliriz. Biz tarıma elverişli bir ülke olmamıza rağmen hala birçok gıdayı yurtdışından ithal ediyoruz. Bunun önüne geçmek için de üretimi teşvik etmemiz, fabrikalar açmamız gerekiyor. Üretime dayalı bir sistemi geliştirmemiz gerekiyor. Sadece vergiye dayalı bir sistem üzerinden ilerlersek ekonomik problemlerin biteceğini düşünmüyorum. Bunun için marka üreten bir ülke haline gelmeliyiz. Bunun için ben beyaz yakalı olmayı bırakıp ticarete atıldım. Biz bir montaj ülkeyiz dışarıdan parçaları getirip burada birleştirip satıyoruz. Bunlar kısa vadeli çözümler, bizim uzun vadeli çözümlere ağırlık vermemiz gerekir.”

Gençler siyasetin içinde olmalı

Genç bir isim olarak siyasete girmeyi düşündüğünden de bahseden Ömer Satı, “Siyasete girmeyi düşünüyorum. Gençlerin siyasetin içinde yer alması gerektiğini düşünüyorum. Ben de bir genç olarak siyasetin içinde olmayı düşünüyorum. Çünkü gençliğin olduğu yerde her zaman enerji ve yenilik vardır. Sağlıklı ve çağa uygun politika ve yaklaşımlar vardır. Tabii ki deneyim, tecrübe önemlidir. Bu anlamda yaşlı insanlar siyaset yapmasın gibi bir bakış açısı doğru olmaz. Yapsınlar ama gençlerin arkasında durarak, onlara yol göstererek, tecrübelerini aktararak” dedi. 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlere dair de konuşan Satı, “2023 seçimi zorlu bir seçim olacak. Tüm adaylara başarılar diliyorum. Umarım seçilecek kişiler halk için elinden geleni yapar. Sorunları çözecek kişi kim olursa olsun halk sonuna kadar destekleyeceklerdir. Hükümetin uzun süre aynı kişilerce yönetilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Hükümet sık sık değişmeli, taze kan tarafından ülke yönetilmeli. Bunun doğru olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Sporcu bir kimliği var

Spor yapmayı sevdiğinden de söz eden Ömer Satı, iş ve siyaset dünyasını dışındaki ilgilerinden de şöyle söz etti; “Çok farklı spor dallarıyla ilgilendim. Ben havacı gençlerden biriydim, bu konuda bir merakım da vardı. Hatta üniversiteden mezun olduktan sonra THY’nin tüm aşamalarından geçtim ama göz sorunum nedeniyle pilot olamadım. Ama bu merakım devam ediyor. Bunun yanı sıra dalış merakım var. Şu an için amatör bir şekilde dalış yapıyorum ama bunun eğitimini alıyorum, ileride profesyonel bir dalgıç olmak istiyorum. Bunun yanı sıra masa tenisiyle de çok ilgili biriyim.”

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.